GELİN EY MELEKLER

Deneme, Şiir by Eyüp Akyüz 4 yorum »

Kardır yağan üstümüze geceden,
Yağmurlu, karanlık bir düşünceden.
Ormanın uğultusuyla birlikte
Ve dörtnala, dümdüz bir mavilikte
Kar yağıyor üstümüze, inceden.

Böyle başlıyor Ahmet Muhip’in o enfes “Kar” adlı şiiri. Kar tadını şiir tadıyla birleştiriyor şair. Ne lezzettir ya Rabbim ne lezzettir karın ince ince yağışını seyretmek…

Kar: gelinliği dünyanın… Semanın yeryüzünü taçlandırdığı an.

Kar yağıyor şimdi sessiz sessiz. Huzur yağıyor desem yalan söylemiş olmam. Ekonomik sıkıntılar, siyasi problemler, politik çıkmazlar… Bütün bu dertler arasında o kadar güzel oldu ki karla buluşmak. Devamını oku »

SİLİNİR AYAK SESİM

Şiir by Eyüp Akyüz 2 yorum »

Kabirlerin genişliği düşer
Acıkmış çocukların aklına
Yağmur rahmeti, zaman vedayı getirir ayaklarımıza
Çöker makamlar, boğulur yaşlarımızla
Bir çağrıdır çıkagelir
Bembeyaz kokusuyla
Ve seslenir bir an durur da zaman:
Kokladın siyahı ve beyazı
Dön artık geriye.

KAR DÜŞLEMESİ

Deneme, Şiir by Zahir Ertekin yorum yok »

Kardır yağan üstümüze geceden,
Yağmurlu, karanlık bir düşünceden,
Ormanın uğultusuyla birlikte
Ve dört nala dümdüz bir mavilikte
Kar yağıyor üstümüze, inceden.

- Ahmet Muhip Dranas

Esen rüzgârın sertliğiyle, tanecikler yön değiştirerek yüzümü yalıyorken, ıslak yüzümden akarak eriyen karlar, damlacıklar halinde vücudumu ısıtıyordu. Bu sırada ısınan yalnız vücudum olmasın istedim ve bu nezih taneciklere duygularımı ve yalnızlığımı açtım.

Açın kar girsin yüreğinize. Temizlensin günahın isinden pasından diye kalpler… Kar geldi, iyi de etti. Bugün şehrimize inen kar yüreğimize su serpti. Hasretimizi bir nebze de olsa dindirdi. Ona bakınca duygularım birbirine girdi. Bu beyazlık, bu saflık, bu güzellik ne kadar da iyi geldi bir bilseniz… Devamını oku »

İNSAN Kİ

Deneme, Şiir by Zahir Ertekin 6 yorum »

“İnsan var ki; gönlü arşı Rahman’dır
İnsan var ki; sakın, çünkü Şeytan’dır
Öyle İnsan var ki; alemlere sultandır
İnsan var ki, yeyip yatan hayvandır”
- S. Bozçalı

İnsan kendi kendini yıkar/yakar. Gecesinin bekçiliğini o terk eder. Binasının altına kendi elleriyle kor dinamiti. Sonra da hüzünlenir durur. Bunu bir insanlık haliymiş gibi görür. Ne komik. Kendi çölünde mahsur, kendi dağdağasına müptela, kendi dünyasında mahpustur insan. Kendisi olamadığından olsa gerek, yakarışsız büyümesi, yaratıcısına ilticadan uzak durması.

İnsan, ardı ardınca noktalar helezonu. Üç noktadan ibaret değil, noktalar memleketi adeta…

İnsan, büyüklüğünü bilmeyecek kadar küçük; küçüklüğünü bilmeyecek kadar mağrur…

İnsan, bir damla kan, endişelerin, tasaların ise haddi hesabı yok…

İnsan, su misali akar, ama yön konusunda problemli…

İnsan, derviş ve ölüm arasında sonsuzluğa el açmayı bilmeyen, bilmediğini de bilmeyen, nankör, bencil, bertaraf… Devamını oku »

KIRK YILDA BİR

Şiir by Zahir Ertekin 7 yorum »

Kendini beraberinde getireceğin bir üslupla gel
Gel ki henüz yalnızlığın intihar haberi yayılmadan
Kömürleri avuçlarında devşir buruşuk kelamın adının anlamıyla gel
Gel ki henüz önden çekişli yalnızlığın suratına taş bağlanmadan

Yalancı bir gemi gibi gel
Her gece ansızın bir mehtap doğurur tadında güneşin leylak bakışları arasında
Korkma her gece dediysem bunu kırk yılda bir olarak
Gelişini gülşen gibi garantiye bağlayarak
Bunu umudun hazinesine bir artı diye şerh düşerek
Gel diyorum Devamını oku »

 Sayfalar:   1  2  3  4  5 » ...  Sonuncu »